29 Ekim Cumhuriyet Bayramimiz Kutlu Olsun.
29 Ekim 2012 Pazartesi
27 Ekim 2012 Cumartesi
25 Ekim 2012 Perşembe
21 Ekim 2012 Pazar
Aşk Meşk #3
Hikayenin kahramanları Ali ve Ayşe, birbirlerine aşık olup kaçarak
evlenirler, daha sonra dünya tatlısı kızları Zeynep doğar. Aradan geçen 6 yıl
evlilikleri devam eder ama bir gün…Ayşe başka bir adama Mehmet’e aşık olur. Sevgilisiyle beraber cinayeti planlayıp, eşi Ali’yi öldürürler. Fakat acımasızca işlenen bu cinayet ortaya
çıkar ve yakalanarak tutuklanırlar. Olan küçük Zeynep’e olur. Babasız ve annesiz
kaldığı gibi büyüdüğünde yüzleşeceği bu acı gerçekleri kim kaldırabilir ki..
Truvalı Helen, Menelaos'un karısı. Yunan mitolojisine göre Truva savaşına neden olan dünyanın en güzel kadını. Helen evlenecek yaşa geldiğinde Yunanistan'daki bütün güçlü ve nüfuzlu erkekler onun peşine düşer fakat kalbi kırık damat adaylarının çıkaracağı sorunları düşünen babası kral Tyndareos, Odysseus'u dinler ve kızını istemeye gelen herkese Helen kimi seçerse seçsin, onun evliliğini ve mutluluğunu korumaya yemin ettirir. Daha sonra kral, Menelaus'ta karar kılar ve Helen onunla evlenerek ona Hermione isminde bir kız çocuğu verir.
Ancak, on sene kadar süren mutlu bir evlilikten sonra Helen, Truva prensi Paris ile kaçar. Bunun üzerine kocası Menelaus diğer damat adaylarını, onlara yeminlerini hatırlatarak bir araya toplar ve tarihteki en büyük Yunan ordusu, Agamemnon komutasında efsanelere konu olacak savaş için Truva'ya gider. Aşkı için savaşır ama tarihte ki bu savaş aşk için yaşanmış gerçek bir savaştır.
Tarihe geçecek ve filmlere konu olacak kadar güçlü bir duygu aşk. Aşık olmayı, kafanda bin bir kelebeğin uçmasını hatta uğruna yaşanan boşanmaları bile anlayabiliyorum ama başkasının hayatını elinden alma noktasına gelince içim ürperiyor. Korkuyorum aşktan..Aşk bu kadar yıkıcı olmamalı.
Cehalet mi bunları yaptırıyor yoksa aşkın gücü mü?
Dünyada ki her şeyi kirlettiğimiz gibi Aşk kadar güzel ve saf duyguyu kirletmesek olmaz mı...
Bu gerçek bir hikayeden alıntıdır. Sadece hikayede adı geçen
insanların isimlerini farklı yazdım. Aslında çokta yabancı değiliz bu
hikayelere, gazetelerin 3. sayfasında okuduğumuz, çoğu filmlere konu olmuş hikayeler
bunlar.
İnanılır gibi değil aşk denen şey bu kadar mı güçlü bir başkasının hayatını
elinden alabiliyorsun. Ne insanlar öldü uğruna, ne savaşlar çıktı, ne ocaklar
söndü adı Aşk denen duygu uğruna ve daha
ne hikayeler yaşanacak kim bilir.
Truvalı Helen, Menelaos'un karısı. Yunan mitolojisine göre Truva savaşına neden olan dünyanın en güzel kadını. Helen evlenecek yaşa geldiğinde Yunanistan'daki bütün güçlü ve nüfuzlu erkekler onun peşine düşer fakat kalbi kırık damat adaylarının çıkaracağı sorunları düşünen babası kral Tyndareos, Odysseus'u dinler ve kızını istemeye gelen herkese Helen kimi seçerse seçsin, onun evliliğini ve mutluluğunu korumaya yemin ettirir. Daha sonra kral, Menelaus'ta karar kılar ve Helen onunla evlenerek ona Hermione isminde bir kız çocuğu verir.
Ancak, on sene kadar süren mutlu bir evlilikten sonra Helen, Truva prensi Paris ile kaçar. Bunun üzerine kocası Menelaus diğer damat adaylarını, onlara yeminlerini hatırlatarak bir araya toplar ve tarihteki en büyük Yunan ordusu, Agamemnon komutasında efsanelere konu olacak savaş için Truva'ya gider. Aşkı için savaşır ama tarihte ki bu savaş aşk için yaşanmış gerçek bir savaştır.
Tarihe geçecek ve filmlere konu olacak kadar güçlü bir duygu aşk. Aşık olmayı, kafanda bin bir kelebeğin uçmasını hatta uğruna yaşanan boşanmaları bile anlayabiliyorum ama başkasının hayatını elinden alma noktasına gelince içim ürperiyor. Korkuyorum aşktan..Aşk bu kadar yıkıcı olmamalı.
Cehalet mi bunları yaptırıyor yoksa aşkın gücü mü?
Dünyada ki her şeyi kirlettiğimiz gibi Aşk kadar güzel ve saf duyguyu kirletmesek olmaz mı...
Etiketler:
aşk,
paris,
truva,
Truvalı Helen,
yunan mitolojisi
20 Ekim 2012 Cumartesi
Bugün benim doğum günüm
Bir 20 Ekim günü hayata gözlerimi açmışım.
Ardımdan geçen seneler beni hüzünlendirmiyor aksine yaşayacağım her yeni güne umutla ve gülümseyerek bakıyorum. Biliyorum ki her geçen sene, benden bir şeyler götürmek yerine bana çok şey katıyor. Bazen mutlu, umutlu, neşeli, bazen mutsuz, hüzünlü, melankolik geçen günlerim ve gecelerimle yaşamaya devam ediyorum ve ailem, dostlarım, sevdiklerimle her yeni güne gülümseyerek uyanıyorum. Önüme çıkan engeller umudumu asla kırmıyor çünkü biliyorum ki ilerlediğim yolda hiç bir zorlukla karşılaşmıyorsam o yol asla beni doğruya ulaştırmıyor. Aklıma gelen her hayalin peşinden koşmaya çalışıyorum kimilerini gerçekleştiriyorum, kimileri sadece hayal olarak kalıyor belki ama geçmişe dönük keşkelerle yaşamaktansa, geleceğe dönük belkilerle yaşıyorum.
Aslında duygusal bir yazı yazmak niyetinde değildim bugün, en nihayetinde doğdum, yaşıyorum ve bir gün gideceğim. Fakat baktım ki yazı duygusala bağladı bende konuyu bağlıyım.
6 Ekim 2012 Cumartesi
Give peace a chance
Bu sabah gözümü açtım ve savaş haberleri ile uyandım. Yıl olmuş 2012 hala savaştan, bombalardan,
terörden, ölümden bahsediyorlar. Korkunç…
John Lennon’ın 1971 yılında yaptığı Imagine şarkısı
aklıma geldi. Şarkıda Lennon kendi ütopya
görüşünü hayal etmemizi ister, orada ülke
yoktur, din yoktur, mülk yoktur ve uğruna öldürecek ya da ölecek herhangi bir şey yoktur. Orada
sadece barış içinde yaşayan ve tüm dünyayı paylaşan insanlar vardır.
Lennon bu şarkı sözlerini 1971 yılında söylemiş yıl 2012 hala savaştan
bahsediliyor olması üzücü tabi. Eğer Lennon’ın söylediği gibi para pul, güç,
din gibi unsurlar olmasaydı o zaman insanlar barış içinde yaşarlar mıydı yoksa
gene kavga edecek, savaşacak başka sebepler bulunur muydu bilinmez ama ben her
zaman şunu savunurum müziğin ve dostluğun olduğu yerde savaş olmaz. 60 ve 70 kuşağının çiçek çocuklarının aşk,
sevgi, barış ve müzik üzerine kurdukları yaşamlarına çoğu zaman imreniyorum. Çiçek çocuklar" özgür aşk
savunuculuğunun, barış yanlılığının tüm gereklerini yerine getirerek,
inandıklarını yaşamaktan hiçbir zaman çekinmemiş ve genel geçer ahlâkın bütün
karşıtlığına birliktelikleriyle karşı koyarak alternatif bir hayatı sürdürmeyi
başarmışlardır. Çiçek çocuklarının söylediği gibi give peace a chance…bir
de tabii savaşma seviş sloganları da oldukça kulağa hoş geliyor.
Imagine there's no countries
It isn't hard to do
Nothing to kill or die for
And no religion, too
Imagine all the people
Imagine all the people
Living life in peace
You, you may say I'm a dreamer
You, you may say I'm a dreamer
But I'm not the only one
I hope someday you will join us
And the world will be as one
Imagine no possessions
Imagine no possessions
I wonder if you can
No need for greed or hunger
A brotherhood of man
- "Imagine" insan hakları
örgütü Amnesty
International yani Uluslararası Af Örgütü'nün resmi
şarkısıdır.
- 1993'te, Lennon'un Ölüm Yıldönümünde, David Bowie şarkıyı canlı olarak
yeniden seslendirmiştir (cover yapmıştır).
- 1999'da BMI "Imagine" şarkısını
20. yüzyılda en çok seslendirilen 100 şarkıdan biri seçmiştir.
- 2004'de, A Perfect
Circle grubu şarkıyı eMOTIVE
isimli albümlerinde yeniden seslendirdi (cover yaptı).
(alıntı vikipedi)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)